Ev Sahibi

04.12.2025

2025 Aralık Ayı Kira Zam Oranı Ne Zaman Geçerli Olacak?

Kira takibi süreçlerinin yürütülmesi için yasal sınırların ve hesaplama yöntemlerinin şeffaf bir şekilde bilinmesi gerekir. 2025 Aralık kira artış oranının nasıl hesaplanacağını ve dikkat edilmesi gereken tüm detayları inceleyeceğiz.

2025 Aralık Kira Artış Zammı Ne Zaman Uygulanacak?

Aralık 2025 kira artış oranı, kira sözleşmesi yenileme tarihi Aralık ayı içerisinde (1 Aralık - 31 Aralık) olan tüm konut ve iş yerleri için geçerli olacaktır. Eğer kira kontratınızın başlangıç tarihi Aralık ayının herhangi bir gününe denk geliyorsa (örneğin 1 Aralık, 15 Aralık vb.), 3 Aralık 2025'te açıklanacak olan bu oran üzerinden artış yapmanız gerekecektir. Bu oran, yeni kira döneminiz boyunca (bir sonraki yılın Aralık ayına kadar) geçerli olacak sabit orandır.

Enflasyon verileri ayın 3'ünde saat 10:00'da açıklandığı için, kira ödeme günü ayın 1'i veya 2'si olan kiracılar ve mülk sahipleri için küçük bir belirsizlik oluşabilir. Kiracı, ayın 1'inde eski kira bedeli üzerinden ödemesini yapar. Ayın 3'ünde oran açıklandığında, artış hesaplanır. Aradaki fark, ayın 3'ünden sonra mülk sahibine ek bir ödeme olarak gönderilir veya tarafların anlaşmasına göre bir sonraki ayla mahsuplaşılır.

Bu oran sadece sözleşmesi Aralık ayında yenilenenler içindir. Sözleşmesi Ocak 2026'da yenilenecek olanlar, Ocak ayında açıklanacak (Aralık 2025 verilerini içeren) yeni oranı beklemek zorundadır. 3 Aralık 2025'te açıklanan oran, Aralık ayı boyunca sözleşmesi yenilenen herkes için bağlayıcıdır ve artışlı yeni kira bedeli, sözleşmenin yenilendiği aydan itibaren ödenmeye başlanır.

Kira Artış Oranı Hesaplaması Nasıl Yapılır?

Kira artış oranının belirlenmesinde kullanılan yöntem, zaman zaman kafa karışıklığına sebep olabilir. Özellikle geçmişte uygulanan sabit oranlar veya farklı endeksler, güncel hesaplamalarla karıştırılmamalıdır. Güncel mevzuata göre hesaplama, TÜİK tarafından açıklanan on iki aylık TÜFE ortalaması üzerinden yapılır. Bu oran, yasal olarak yapılabilecek maksimum artış oranını ifade eder. Mülk sahibi ve kiracı, karşılıklı anlaşarak bu oranın altında bir artış belirleyebilirler ancak bu oranın üzerinde bir artış yasal olarak dayatılamaz.

Hesaplama mantığını daha iyi kavramak için bir örnek üzerinden gitmek faydalı olacaktır. Örneğin, mevcut kira bedelinin 20.000 TL olduğunu ve TÜİK tarafından açıklanan on iki aylık ortalamanın %45 olduğunu varsayalım. Bu durumda yapılacak işlem şu şekildedir:

  • Mevcut Kira Bedeli: 20.000 TL
  • Açıklanan Artış Oranı: %45
  • Artış Miktarı: 20.000 x 0,45 = 9.000 TL
  • Yeni Kira Bedeli: 20.000 + 9.000 = 29.000 TL

Hesaplama yöntemi, hem konutlar hem de çatılı iş yerleri için geçerli olan genel kuraldır. Ancak tarafların sözleşmede özel bir madde belirlememiş olması veya belirlenen maddenin yasal sınırları aşması durumunda, her zaman kanunun emredici hükmü olan TÜFE on iki aylık ortalaması devreye girer. Bu noktada manuel hesaplamalar yerine dijital araçlardan faydalanmak, hatalı işlem yapma riskini minimize eder. Günümüzde bir kira takip sistemi kullanmak, bu tür hesaplamaların otomatik olarak yapılmasına ve geçmiş döneme ait verilerin saklanmasına olanak tanıyarak büyük bir kolaylık sağlar.

Kira Artış Oranında Konut ve İş Yeri Kiralarında Farklılık Var Mı?

2025 yılı itibarıyla konut ve iş yeri kiralarındaki artış oranlarının belirlenmesinde temel ölçüt yine TÜFE on iki aylık ortalamasıdır. Geçmiş yıllarda konutlar için uygulanan %25'lik tavan uygulaması sona erdiği için, hem konut hem de iş yeri kiralarında aynı endeks verisi tavan oran olarak kabul edilmektedir. Ancak ticari hayattaki dinamikler ve sözleşme serbestisi ilkesi, iş yeri kiralarında bazı farklılıklar yaratabilir.

İş yeri kira sözleşmelerinde, tacir olan taraflar arasında yapılan anlaşmalar daha esnek hükümler içerebilir. Eğer sözleşmede artış oranı açıkça belirlenmişse ve bu oran yasal sınırları ihlal etmiyorsa (yani TÜFE ortalamasını aşmıyorsa), sözleşme hükümleri uygulanır. Ancak iş yeri kiralarında dövizle yapılan sözleşmelerde artış yapılmaz; 5 yılın sonunda kira bedeli yeniden belirlenir.

Konut kiralarında ise kiracının korunması ilkesi daha baskındır. Mülk sahibi, kiracı kabul etse dahi yasal oranın üzerinde bir artışı sözleşmeye dayatarak uygulayamaz. Eğer böyle bir uygulama yapılırsa, kiracı fazladan ödediği tutarı geriye dönük olarak talep etme hakkına sahip olabilir. Bu nedenle, konut kiralarında yasal sınırlara riayet etmek, mülk sahipleri için de uzun vadeli huzur ve yasal güvence anlamına gelir.

İç görsel.png

Kira Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Sistemi Nasıl İşler?

Son yıllarda artan kira uyuşmazlıkları nedeniyle hukuk sistemimizde önemli bir değişiklik yapılmış ve kira davalarında arabuluculuk şartı getirilmiştir. Bu düzenleme, tarafların mahkemeye gitmeden önce tarafsız bir arabulucu eşliğinde bir araya gelerek anlaşma zemini aramalarını zorunlu kılar. 2025 Aralık ayında kira zammı konusunda anlaşamayan taraflar, doğrudan dava açmak yerine önce arabulucuya başvurmak zorundadır.

Arabuluculuk süreci, mahkeme süreçlerine göre çok daha hızlı ve ekonomiktir. Taraflar, arabulucu huzurunda taleplerini iletir ve orta bir yol bulmaya çalışırlar. Eğer anlaşma sağlanırsa, hazırlanan tutanak mahkeme ilamı niteliğinde olup bağlayıcıdır. Anlaşma sağlanamazsa, taraflar bu tutanakla birlikte dava açma hakkını elde ederler. Bu süreçte tarafların ellerindeki veriler ve belgeler en büyük yardımcılarıdır. Düzenli ödeme geçmişi, geçmiş yıllardaki artış oranları ve bölgedeki emsal değerler masaya konulduğunda çözüm daha kolay bulunabilir.

Dijital bir kira takip sistemi üzerinden alınan raporlar, ödemelerin düzenliliğini ve geçmişteki artışları şeffaf bir şekilde ortaya koyarak arabuluculuk sürecinde elinizi güçlendirebilir. Subjektif iddialar yerine somut verilerle konuşmak, uzlaşma ihtimalini artırır.

Dijitalleşen Mülk Yönetimi ve Geleceğin Trendleri

Mülk yönetimi sektörü, geleneksel defter tutma yöntemlerinden hızla uzaklaşarak dijital çözümlere yönelir. Özellikle birden fazla mülkü olanlar veya yoğun iş temposuna sahip mülk sahipleri için manuel takip sürdürülebilir olmaktan çıkar. Kira sözleşmelerinin vadeleri, artış dönemleri, ödeme günleri ve bakım onarım süreçleri gibi birçok değişkenin aynı anda yönetilmesi gerekir.

Teknolojinin sunduğu imkanlar sayesinde, kira takibi artık cep telefonları üzerinden saniyeler içinde yapılabilir. Otomatik hatırlatmalar, kiracılara gönderilen bildirimler ve finansal raporlamalar, mülk yönetimini profesyonel bir iş modeline dönüşür. Ayrıca, bu sistemler sayesinde kiracı ve mülk sahibi arasındaki iletişim de daha şeffaf ve kurumsal bir zemine oturur. "Kiramı ödedim mi?", "Zamanı geldi mi?", "Zam oranı neydi?" gibi soruların cevabı, şeffaf bir platform üzerinden her iki tarafın da erişimine açık hale gelir.

Siz de mülk yönetimindeki bu karmaşık süreçlerden yorulduysanız, hesaplamalarla boğuşmak istemiyor ve tüm kiralama süreçlerinizi tek bir yerden profesyonelce yönetmek istiyorsanız Ehane ile tanışma zamanınız gelmiş demektir. Ehane, kira artış oranlarını otomatik olarak takip etmenizi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda ödemeleri düzenler, sözleşmeleri dijitalleştirir ve mülk yönetimini sizin için zahmetsiz bir hale getirir. Mülkünüzün değerini korumak ve kiracınızla olan ilişkilerinizi şeffaf bir zeminde yürütmek için Ehane uygulamasını hemen indirin ve mülk yönetiminde yeni nesil konforu yaşamaya başlayın.

Berivan Bila

Yazar

Diğer yazılara göz atın

İletişim

Ehane’yi kullanmaya bugün başlayın!

Süreçlerinizi dijitalleştirerek Ehane'nin sunduğu kolaylıklardan faydalanın

Mülk sahibiyseniz
Kiracıysanız
Diğer sorularınız için